Page 71 - OPT-ŞUBAT-2020

tutamaz. Önce müezzinin yeteneksizliği
diye düşünüyoruz ama daha sonra bütün
Tunus’ta ayn şekilde okunduğunu duyunca
usulün böyle olduğunu anlyoruz.
Tunus’un milli yemeği kuskus denilen
bir makarna çeşidi. Bizim evlerimizde de
yaplan kuskus ile ayn. Tabağa tepeleme
bu kuskus makarnay yğyorlar, ortasna da
yumruk büyüklüğünde, haşlanmş kemikli
bir eti oturtup servis ediyorlar. Zaten kuskus
sevmezdim, bir de böyle parça etlisini
görünce tamamen sildim defterimden.

Aç kaldm diye düşüne düşüne otele
dönüyoruz. Resepsiyon görevlisinden bir
sandviç ve bize kiralk araba bulmamz
konusunda yardmc olmasn istiyoruz.
Sandviç hemen geliyor. Araba için bir iki
yere telefon ediyor ve bir adam çağryor.
Lobide oturup pazarlk yapyoruz ve bir
hafta için günlüğü krk dolardan anlaşyoruz.
Sabah, saat 08.00’de arabamz getiriyor.
Otelden ayrlp, yönümüzü güneye,
sahra çölüne çeviriyoruz. Bir süre yol
aldktan sonra yolumuzun üstündeki ilk
şehir olan El Djem’e geliyoruz. El Djem,
Roma’daki Colesseum ve Hrvatistan’n
Pula şehrindekinden sonra en büyük
amfitiyatroya sahip şehir. Russel Crowe’un
oynadğ ünlü gladyatör filminin çekildiği
tiyatro buras. Neredeyse yeniden yaplmş
kadar bakml ve temiz. Çevresi turistik Tunus’un yüzde elli beşi ekilebilir toprak,
eşya satan dükkânlarla sarlmş. Birkaç saat tarma elverişli olan ksm ise yüzde
oyalandktan sonra yeniden yola koyuluyoruz. otuz beş. Çok geniş bir alanda zeytin
Bütün günü yolumuzun üstündeki köylere gire yetiştiriliyor. Dünyann onuncu büyük
çka, kahve molalar, fotoğraf molalar vererek
geçiriyoruz. zeytin üreticisi olan bu küçük kuzey
Afrika ülkesi, ayrca dünyann en büyük
Tunus’un yüzde elli beşi ekilebilir toprak,
tarma elverişli olan ksm ise yüzde otuz hurma üreticilerinden biri.
beş. Çok geniş bir alanda zeytin yetiştiriliyor.
Dünyann onuncu büyük zeytin üreticisi olan
bu küçük kuzey Afrika ülkesi, ayrca dünyann Akşam yemeğine indiğimizde ortalkta
en büyük hurma üreticilerinden biri. Hava kimseler kalmadğn görüyoruz. Yemekler pek
kararmaya başlarken, büyük şehirlerden biri dişimize göre gelmiyor. Balk yemeye karar
olan Sfax şehrindeki, Syphax isimli otelimizi veriyoruz. Balk pazarlarndaki tezgâhlarda
buluyoruz. Otelin park yerine girdiğimizde bol miktarda balk ve diğer deniz ürünlerini
her yerin tklm tklm dolu olduğunu görüyor, görmek mümkün. Adn bilmediğim bir balk
hafif bir şaşknlk geçiriyoruz. Otelin lobisine zgara ve salatann yannda da Tunuslularn
girdiğimizde kalabalğn sebebi anlaşlyor. övünerek bahsettikleri “Sidi Saad Magon”
Otelin lobisi fuar alan olarak düzenlenmiş şarab. Kurutulmuş biber, sarmsak ve birçok
ve Tunus Optik ve Optometrik Ürünler baharat karştrlarak yaplan “Harissa” isimli
Fuar’na ev sahipliği yapyor. Salon yüz-yüz soslar yannda yediğiniz her şeye lezzet
elli metre civarnda. Birkaç firma ürünlerini katyor. Tunus’a gideceklere bu kadar bol ve
tantmş, yavaş yavaş toplanyorlar. Mesleki ucuzunu bulmuşken karides, kalamar ve diğer
merakmzdan birkaç dakika stantlar dolaşp, deniz ürünlerini yemeden ayrlmamal diye bir
odalarmza çkyoruz. de tavsiyede bulunaym.

71 71
OPTİSYENİN SESİ
Ağustos 2012
Ocak 2020 OPTİSYENİN SESİ E-DERGİ
Şubat 2020 OPTİSYENİN SESİ E-DERGİ 169